Kaş, Akdeniz’in mavi sularını, altın sarısı bir kumsal ve güneşle buluşturan, adına yakışan gizemi cennete dönüştüren tatil yöresi. Denize kıvrım kıvrım uzanan bir yarımadanın içinde kalan koya kurulmuş belde, günümüzde tatilcilerin gözde merkezlerinin başında yer alıyor. Kumsalı olmayan ilçede tatil yapanların bir kısmı sahildeki kayalıklardan denize girerken, diğer bolümü de teknelerle gün boyu süren Kekova turuna çıkıp, değişik koylarda turkuaz renkli, İçilesi berraklıktaki sularda yüzüyor.
Antiphellos antik kenti üzerine kurulmuş olan Kaş’ta kentin içindeki tarihı kalıntılar gündelik hayatın bir parçası olmuş. Limana inerken alışveriş merkezinin karşısındaki lahit turistlerin gözdesi. Kimse o lahti görmeden gitmiyor Kaş’tan. Likya tipi bu lahit, Kaş’ın adeta simgesi. Evlerin dış yüzeylerini kaplamış olan Akdeniz yöresine özgü begonviller de, Kaş denildiğinde ilk akla gelenlerden.